Danimarkalı Altın Çağ ressamı Carl Bloch'un 1866 tarihli "In a Roman Osteria" adlı yapıtı, İtalya'ya yaptığı bir seyahatin ardından yarattığı, canlılığı ve hikaye anlatıcılığı gücüyle dikkat çeken bir başyapıttır. Tablo, bir Roma hanında (osteria) müzisyenlerin çaldığı müziğe tepki veren farklı sosyal sınıflardan insanlarla dolu bir kalabalığı betimler. Bloch, kompozisyonu ustalıkla yönetir; figürlerin yüz ifadeleri ve beden dilleri aracılığıyla neşe, şaşkınlık, hayranlık ve melankoli gibi bir dizi insani duyguyu yakalar. İzleyicinin dikkati, elinde mandoliniyle grubun performansını dinleyen ve hafifçe gülümseyen, kırmızı başlıklı genç bir kadına çekilir. Sanatçının Caravaggio'dan etkilenmiş güçlü ışık-gölge kullanımı (chiaroscuro), sahneye dramatik ve samimi bir hava katar, adeta donmuş bir anı izliyormuşuz hissi uyandırır. Bu eser, Bloch'un sıradan i Devamını Göster